15 Ağustos 2011 Pazartesi

- Sevgili özlem, meraba naber?
- Meraba canım iyilik valla n'olsun..
- Gizemli gizemli bi takım laflar edip kaçıyosun, anlayamıyoruz artık seni. Bu pek senin tarzın değil. Köst'ün tarzı bu ona mı özeniyorsun?
- Köst'e özeniyorum. Çok kıskanıyorum ama yine de onun kadar anlaşılamaz olamıyorum. Deniyorum ama . Kıskanmak, neyi kıskandığını bilememek falan da onun tarzı, ona özenmeye de onun kıskançlıklarını kıskanarak karar verdim. Kıs kıs..
- Seni gidi laf salatası..
- Kıssadan hisse, kısasa kısas, kıs çak kıs çak dum dum tıs o zaman.
- Eee neler yaptın anlat bakalım
- Bi dolu kilometre yaptım, elimden geldiğince tatil yapmaya çalışıyorum. Valiz hazırlıyorum, araba kullanıyorum bol bol. En son Bozcaada'ya gittik işte. Ne güzelmiş lan Bozcaada'nın denizi..
- Öyledir. E keyfin yerinde yani.
- Valla gıcık psikiyatrım negatif duygular, pozitif duygulardan her zaman daha güçlüdür demişti. Anla işte..
- Niye gıcık dedin adama şimdi ya?
- Kafamı bozuyor. Bırakıcam ben bu adamı. Ama önce bi psikiyatrıma sormam lazım.
- Aferin..
- Ee n'oldu gidiyo musun?
- Evet çok sıkıcısın.
- Bi dakka ya. Selam göndericem. Kısa da olsa güzel tatilimiz için şirinlere teşekkür etmek istiyorum. Thanks to Funda, Köst, Merve, Bora, Demet, Bertan and Oya.. Ekstra teşekkürlerim Funda'nın motivasyonuna, Köst'ün iyimserliğine, Merve'nin cesaretine ve Bertan'ın sırtına gelsin:)